ABD’de seçim heyecanı devam ediyor. Milyonlarca seçmen, 5 Kasım’da ülkenin geleceğini şekillendirecek bu kritik seçim için sandık başına gitmeye hazırlanıyor. Seçmenler, yalnızca kendi ülkelerini değil, birçok diğer ülkeyi de etkileyecek bu önemli karar için en uygun adayları değerlendirmeye alıyor. Ayrıca, günlük yaşamlarını doğrudan etkileyen yasaların oluşturulmasında hayati bir rol üstlenen Kongre üyeleri için de oy verme süreci gerçekleştirilecek.
ABD SEÇİMLERİNİN EN’LERİ
California Santa Barbara Üniversitesi tarafından desteklenen ABD Başkanlık Projesi verilerine göre; George Washington, oy birliğiyle seçilen ilk ve son başkan olarak tarihe geçti. Ayrıca, 1 oy farkla başkan olan veya rakiplerini büyük farklarla geride bırakan adayların yarıştığı seçimler de bu tarih boyunca önemli bir yer edindi.
EN FAZLA OYU ALAN DEĞİL, EN FAZLA DELEGEYİ ALAN KAZANIYOR
Amerika Birleşik Devletleri’nde başkanlık için en fazla oyu alan değil, en fazla delegeye ulaşan adayın seçilmesini sağlayan Seçiciler Kurulu (Electoral College) sistemi uygulanıyor. Her eyaletin belirli bir delege sayısı bulunuyor ve o eyaletteki oyların çoğunluğunu alan parti, tüm delegeleri kazanıyor.
Bu sistemin sonucu olarak, 1824, 1876, 1888, 2000 ve 2016 yıllarında yapılan seçimlerde, halk oyunu en çok alan adaylar, Seçiciler Kurulu’ndaki delege sayılarının yetersizliği nedeniyle başkanlık koltuğuna oturamadı.
İLK BAŞKANLIK SEÇİMİNİ GEORGE WASHINGTON KAZANDI
ABD’de ilk başkanlık seçimi, 4 Şubat 1789’da gerçekleştirildi ve bu seçimde 12 aday yarıştı. O dönem, bugünkü yüzölçümünün üçte biri kadar bir alana sahip olan ABD’de Seçiciler Kurulu 69 üyeden oluşuyordu. Her üye, başkan ve başkan yardımcısı için olmak üzere 2 oy kullanma hakkına sahipti.
George Washington, 69 oy alarak oy birliğiyle ülkenin ilk başkanı oldu. John Adams ise 34 oyla ilk başkan yardımcısı olarak göreve başladı.
1792’deki ikinci başkanlık seçimlerinde Washington, 132 Seçiciler Kurulu oyunun tamamını yeniden kazandı ve John Adams da 77 oy alarak başkan yardımcısı oldu.
1796 yılında yapılan seçimlerde John Adams, Seçiciler Kurulunun 138 oyundan 71’ini alırken, Thomas Jefferson 68 oy elde etti. Adams, 3 oy farkla ABD Başkanı olarak göreve başladı.
1804’teki beşinci başkanlık seçimlerinde Demokratik-Cumhuriyetçi Parti’nin adayı Thomas Jefferson, Federalist Parti’nin adayı Charles Cotesworth Pinckney ile yarıştı. Seçiciler Kurulunda 162 oy alan Jefferson, oyların yüzde 92’sini kazanırken, Pinckney yalnızca 14 oyda kaldı. Jefferson, büyük bir farkla yeniden başkan seçildi.
1816’daki sekizinci başkanlık seçimlerinde ise Demokratik-Cumhuriyetçi Parti’nin adayı James Monroe, Seçiciler Kurulu’nda 183 oy alarak başkanlık koltuğuna oturdu. Federalist Parti’den Rufus King ise sadece 34 oyda kalmıştı. Monroe, yüzde 83,9 oranıyla başkanlık görevini üstlendi; bu seçim, Federalist Parti’nin son başkan adayı olarak tarihe geçti.
MONROE, 235 SEÇİCİ KURUL ÜYESİNDEN 231 OY ALARAK BAŞKAN OLDU
1820 yılında gerçekleştirilen 9. başkanlık seçimlerinde James Monroe, 235 Seçiciler Kurulu oyunun 231’ini kazanarak dikkat çekici bir başarı elde etti. Rakibi John Quincy Adams ise yalnızca 1 oy alabilmişti. Bu seçim, bir başkan adayının karşısında etkili bir rakip olmadan yarıştığı son seçim olarak kaydedildi.
1824 yılındaki 10. başkanlık seçimlerinde Demokratik Cumhuriyetçi Parti adayı Andrew Jackson, halk oyunun yüzde 41,3’ünü alırken, rakibi John Quincy Adams yüzde 30,9 oranında oy elde etti. Seçiciler Kurulunda ise Jackson 261 üye arasından 99 oy alırken, Adams 84 oyla onu takip etti. Diğer başkan adayları da belirli oranlarda oy topladı.
Jackson, hem halk oyunda hem de Seçiciler Kurulu’nda en yüksek oyu almasına rağmen, hiçbir aday çoğunluk sayısı olan 131 oyu elde edemedi. Bu seçimler, 1800 yılında ABD Temsilciler Meclisi tarafından sonuçlandırılan seçimlerin ardından ikinci kez gerçekleşmişti ve sonuç olarak John Quincy Adams başkanlık koltuğuna oturdu.
1824 seçimleri, ABD tarihinde hem halk oyunu hem de Seçiciler Kurulu’nda en fazla oyu alan adayın seçimi kazanamadığı tek durum olarak öne çıkıyor. Ayrıca, bu seçimler halk oylarının kayıt altına alındığı ilk seçimler olarak da tarihsel bir önem taşıyor.
HALK OYLAMASINDA POLK, RAKİBİNE YÜZDE 1,4’LÜK FARK ATTI
1844 yılında gerçekleşen 15. başkanlık seçimlerinde Demokrat aday James K. Polk, Whig Partisi’nin adayı Henry Clay’i geride bırakarak zafer kazandı. Seçimler, kölelik ve Texas’ın ilhakı gibi tartışmalı konular nedeniyle oldukça gergin bir ortamda yapıldı.
Polk, halk oylamasında yüzde 49,5’lik bir oy oranıyla, Clay’in elde ettiği yüzde 48,1’lik oranı az bir farkla geçti. Bu durumda Polk, rakibine yalnızca 40 binden daha az bir oy farkıyla üstünlük sağladı. Seçiciler Kurulunda da 170 oy toplayarak Clay’in 105 oyunu geride bırakarak başkanlık görevine seçildi.
HAYES, 1 OY FARKIYLA BAŞKANLIK SEÇİMLERİNİ KAZANDI
1876’da Cumhuriyetçi aday Rutherford B. Hayes, halk oylamasında yüzde 48’lik bir destek alırken, rakibi Demokrat Samuel Tilden ise yüzde 51’lik bir oy oranına ulaştı. Ancak seçim sonuçları, Seçiciler Kurulunda farklı bir tablo ortaya koydu; burada Hayes 185 oy alırken, Tilden 184 oyda kaldı. Böylece Hayes, yalnızca bir oy farkla başkanlık koltuğuna oturdu.
8 BİN 355 OY FARKIYLA HALK OYUNU ÖNDE BİTİRDİ
1880 yılında gerçekleştirilen 24. başkanlık seçimlerinde Cumhuriyetçi James A. Garfield, halk oylamasında yüzde 48,32’lik bir oran elde ederken, Demokrat Partinin adayı Winfield Scott Hancock ise yüzde 48,21’lik bir destek aldı. Garfield, toplamda 4 milyon 453 bin 611 oy toplayarak, rakibi Hancock’un 4 milyon 445 bin 256 oyuna karşılık 8 bin 355 oy farkla seçimi kazanmayı başardı. Bu seçim, ABD tarihindeki en yakın sonuçlardan biri olarak kayıtlara geçti. Seçiciler Kurulunda da Garfield, 214 oy alarak Hancock’un 155 oyunu geride bıraktı.
62 BİNDEN FAZLA OY FARKI
1884 yılında gerçekleştirilen 25. başkanlık seçimlerinde Demokrat Partinin adayı Grover Cleveland, yüzde 48,9 oy alarak Cumhuriyetçi James G. Blaine’in yüzde 48,2’lik desteğini geride bıraktı. Cleveland, toplamda 4 milyon 915 bin 586 oy toplayarak, rakibi Blaine’in 4 milyon 852 bin 916 oyuna karşılık 62 binden fazla oy farkıyla seçimi kazandı. Seçiciler Kurulunda Cleveland 219 oy alırken, Blaine 182 oyda kaldı.
Dört yıl sonra, 1888’deki seçimlerde ise Cumhuriyetçi Benjamin Harrison, yüzde 47,8 oy alarak Demokrat Grover Cleveland’ın yüzde 48,6’lık oranını geride bıraktı. Cleveland, halk oylamasında Harrison’a yüzde 0,8’lik bir farkla üstünlük sağlasa da Seçiciler Kurulunda 233 oy alarak başkan seçilen Harrison, Cleveland’ın 168 oyunu geride bıraktı.
WILSON, SEÇİCİLER KURULUNDA 435 OYLA KAZANDI
1904 yılında gerçekleştirilen 30. başkanlık seçimlerinde Cumhuriyetçi aday Theodore Roosevelt, oyların yüzde 56,4’ünü kazanarak Demokrat rakibi Alton B. Parker’ın yüzde 37,6’sını geride bıraktı. Roosevelt, toplamda 7 milyon 625 bin 599 oy alırken, Parker 5 milyon 83 bin 501 oyda kaldı. Seçiciler Kurulu’nda ise Roosevelt 336 oy ile büyük bir farkla zaferini ilan etti, Parker ise 140 oyda kaldı.
Bir sonraki seçim ise 1912 yılında yapıldı ve bu sefer Demokrat aday Woodrow Wilson, halk oylamasında yüzde 41,8’lik bir destek buldu. En yakın rakibi İlerici Parti’nin adayı Theodore Roosevelt ise yüzde 27,4 oy aldı. Seçiciler Kurulu’nda Wilson 435 oyla büyük bir üstünlük sağlarken, Roosevelt yalnızca 88 oyda kaldı ve Wilson bu seçimde de önemli bir farkla başkanlığa yükseldi.
HARDING, YÜZDE 60,3’LÜK HALK OYU İLE KAZANDI
1920’de gerçekleştirilen 34. başkanlık seçimlerinde Cumhuriyetçi Warren G. Harding, halk oylamasında yüzde 60,3’lük bir oranla öne geçti. Demokrat James M. Cox ise yüzde 34,1 oy aldı. Seçiciler Kurulu’nda Harding, 404 oyla büyük bir üstünlük sağlayarak Cox’un 127 oyunu geride bırakarak başkanlık koltuğuna oturdu.
1936 yılında yapılan seçimlerde ise Demokrat Franklin D. Roosevelt, halk oylamasında yüzde 60,8’lik bir pay alarak Seçiciler Kurulu’nda da yüzde 98,5’lik bir başarı elde etti.
Cumhuriyetçi Dwight D. Eisenhower, 1952 seçimlerinde halk oylamasının yüzde 54,9’unu kazanarak Seçiciler Kurulu’nda da yüzde 83,2’lik bir oranla başkanlık görevine getirildi. Eisenhower, 1956 yılında yapılan seçimlerde de halk oyu olarak yüzde 57,4’lük bir destek buldu ve Seçiciler Kurulu’nda yüzde 86,1 oranla zaferine devam etti.
KENNEDY, YÜZDE 0,2’LİK HALK OYU ALMIŞTI
1960 yılında gerçekleştirilen 44. başkanlık seçimlerinde Demokrat John F. Kennedy, 34 milyon 226 bin 731 oy alarak Cumhuriyetçi Richard M. Nixon’un 34 milyon 108 bin 157 oyunu geride bıraktı. Kennedy, sadece 118 bin 574 oyla yani yüzde 0,2’lik bir farkla halk oylamasını önde tamamladı. Seçiciler Kurulu’nda ise Kennedy, 303 oyla Nixon’un 219 oyunu geçerek başkanlık koltuğuna oturdu.
Richard M. Nixon, 1968’deki seçimlerde halk oylamasının yüzde 43,4’ünü kazanarak, Demokrat Hubert Humphrey’nin yüzde 42,7’sini geride bıraktı. Bu seçimde Nixon, 31 milyon 785 bin 480 oy alırken, Humphrey 31 milyon 275 bin 166 oy topladı ve aralarındaki fark 513 bin 314 oy oldu. Seçiciler Kurulu’nda Nixon 301 oy, Humphrey ise 191 oy aldı.
Nixon, 1972 başkanlık seçimlerinde de halk oylamasının yüzde 60,7’sini kazanarak, Seçiciler Kurulu’nda yüzde 96,7’lik bir başarı elde etti. Böylece, Nixon Cumhuriyetçi Partinin başkanlık seçimlerinde en yüksek halk oyu oranını almış oldu.
REAGAN, SEÇİCİLER KURULUNDA YÜZDE 97,6’LIK OY İLE SEÇİLDİ
1976 yılında gerçekleştirilen 48. başkanlık seçimlerinde Demokrat Jimmy Carter, 40 milyon 830 bin 763 oy alarak Cumhuriyetçi Gerald R. Ford’u 39 milyon 147 bin 793 oyla geride bıraktı. Seçiciler Kurulu’nda Carter, 297 oy toplayarak zaferini ilan etti, Ford ise 240 oyda kaldı.
1980 seçimlerinde Cumhuriyetçi Ronald Reagan, Seçiciler Kurulu’nun yüzde 90,9’unu kazanarak büyük bir farkla başkanlık koltuğuna oturdu. Demokrat Jimmy Carter ise sadece yüzde 9,1’lik bir oranla seçimde başarısız oldu.
1984 yılında düzenlenen 50. başkanlık seçimlerinde Reagan rüzgârı devam etti; eski başkan, halk oyu olarak yüzde 58,8, Seçiciler Kurulu’nda ise yüzde 97,6 başarı elde etti.
2000 yılında yapılan 54. başkanlık seçimlerinde Cumhuriyetçi George W. Bush, halk oyunun yüzde 47,9’unu, Seçiciler Kurulu’nda ise yüzde 50,4’ünü kazanarak başkanlık unvanını elde etti. Rakibi Demokrat Albert Gore Jr. ise halk oyunda yüzde 48,4, Seçiciler Kurulu’nda da yüzde 49,4 oranlarına ulaşmasına rağmen, Bush Seçiciler Kurulu’nda 5 oy farkla galip gelerek başkan oldu.
BUSH GİBİ HALK OYU DÜŞÜK TRUMP, SEÇİCİLER KURULUNDA KAZANDI
Cumhuriyetçi Donald Trump, 2016 yılında gerçekleştirilen başkanlık seçimlerinde halk oyunun yüzde 46,2’sini kazanarak önemli bir başarı elde etti. Rakibi Demokrat Hillary Clinton ise halk oyu bakımından Trump’ı geçerek yüzde 48,2’lik bir oranla seçimde öne çıktı. Ancak Seçiciler Kurulu’nda Trump, yüzde 56,9 oranıyla 304 oy elde ederken, Clinton yalnızca yüzde 43,1 oranında 227 oyda kaldı. Bu durum, Clinton’ın halk oylamasındaki başarısına rağmen, Trump’ın Seçiciler Kurulu’nda 74 oy farkla galip gelerek başkanlık koltuğuna oturmasına yol açtı.
GÜNDEM
13 Kasım 2024SPOR
13 Kasım 2024SPOR
13 Kasım 2024SPOR
13 Kasım 2024SPOR
13 Kasım 2024SPOR
13 Kasım 2024SPOR
13 Kasım 2024