Karaciğer yetmezliği, 62 yaşındaki Cezayirli Abdelhak Bouarioua’yı umutla Türkiye’ye getirdi.
Ancak İstanbul’a ayak bastığında, nakil sürecini derinden etkileyecek beklenmedik bir mahzur ortaya çıktı:
Yapılan tetkiklerde, iki kalp damarının tıkalı olduğu anlaşıldı.
Karaciğer işlevleri bozuk olan Bouarioua için standart bir bypass ameliyatı büyük risk taşıyordu.
Bu güçlü noktada Medipol Hastanesi’nde Kalp Damar Cerrahisi Uzmanları Prof. Dr. Cengiz Köksal, Dr. Öğr. Üyesi Deniz Günay ve Doç. Dr. Emre Selçuk’tan oluşan takım devreye girdi.
Ekip, kalbi durdurmadan, kapalı formülle bypass ameliyatı yapmaya karar verdi. Bu yenilikçi yaklaşım sayesinde Bouarioua, hem hayati tehlikeyi atlattı hem de vakit kaybetmeden karaciğer nakli için hazırlanabildi.
Zorlu bir uğraşın akabinde gelen bu muvaffakiyet, Abdelhak Bouarioua’ya yeni bir hayat bahtı sundu.
RİSKLİ DURUMDA STANDART CERRAHİ MÜMKÜN DEĞİLDİ
Hastanın genel durumu hakkında bilgi veren Prof. Dr. Cengiz Köksal, “Hastamızın kıssası, Türkiye’de verilen sıhhat hizmetlerinin kalitesini duymasıyla başladı ve Cezayir’den ülkemize kadar uzandı. Temel geliş nedeni karaciğer yetmezliğiydi ve karaciğer nakli olmak üzere başvurmuştu.
Ancak asıl sorun da burada ortaya çıktı. Bu türlü büyük bir ameliyat öncesinde yapılan koroner anjiyografi sonucunda, iki ana damarının tıkalı olduğu belirlendi.
Sorun şu ki, karaciğeri çalışmadığı için bedenindeki pıhtılaşma sistemi büsbütün bozulmuştu ve bu nedenle standart bir bypass ameliyatı, hasta açısından çok yüksek risk taşıyordu.
Karaciğerle ilgili mevcut sorunları göz önünde bulundurarak, ona özel, daha inançlı bir tedavi planladık. Zira lakin bu bypass süreçleri muvaffakiyetle gerçekleştirilirse, karaciğer nakli yapılabilirdi.” diye konuştu.
KALP DURDURULMADAN KAPALI METOTLA MUVAFFAKİYET SAĞLANDI
Cezayirli hastanın son bir yıl içinde dört defa mide kanaması geçirdiğini ve her seferinde midesine bant süreci uygulandığını lisana getiren Dr. Öğr. Üyesi Deniz Günay, “Kanama riski çok yüksek olduğu için damar tıkanıklıklarına yönelik klasik sistem tahlilleri uygulanamamış. Birebir formda, standart bypass ameliyatı da riskliydi zira bu prosedürde hasta kalp-akciğer makinesine bağlanıyor ve kalbi durduruluyor. Biz burada farklı bir yol izledik.
Kapalı sistemle, kalbi durdurmadan ve makineye bağlamadan iki damarına başarılı bir formda bypass ameliyatı yaptık. Bu formül, sistemik etkiyi minimumda tuttuğu için hastanın karaciğerine, böbreklerine, akciğerine ve beynine daha az yük bindirdi.
Ayrıyeten erken periyotta damarlar çabucak çalışmaya başladığı için ağır kan sulandırıcı kullanma gereksinimi da ortadan kalktı. Böylece Abdelhak Bey, vakit kaybetmeden inançlı bir biçimde karaciğer nakline hazırlanmış oldu.” biçiminde konuştu.
“HOCALARIMA VE TÜM SIHHAT GRUBUNA MİNNETTARIM”
Ameliyat sürecini anlatan hasta Abdelhak Bouarioua ise hislerini şu sözlerle lisana getirdi:
“Cezayir’de kanamayla başlayan süreçte nakil gerektiği söylendi. Tetkikler sonucu kalp damarlarımda tıkanıklık olduğu anlaşıldı. Cengiz Hocam, tüm süreci bana çok net açıkladı ve inanç verdi.
Ameliyat başarılı geçti. Allah’a şükrediyorum, ancak birebir vakitte hocama, hemşirelere, paklık çalışanına kadar tüm hastane grubuna gönülden teşekkür ediyorum. Kendimi çok inançta hissettim.”
News
