İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik yolsuzluk operasyonları devam ediyor.
Bu süreçte Ekrem İmamoğlu, yolsuzluktan tutuklanarak cezaevine gönderildi.
ŞİKAYETLERİNİ SÜRDÜRÜYOR
Tutuklamanın akabinde CHP ayağa kalkarken Genel Lider Özgür Özel, bir yandan halkı sokağa döktü bir yandan da Batı medyasına verdiği röportajlarla Türkiye’yi şikayete başladı.
Özgür Özel, bu defa şikayetlerine Brüksel’de devam etti.
Özel, burada Avrupa Sosyalist Partisi AB Tepesi Başkanlar Hazırlık Toplantısı’na katıldı.
“CHP’YE YÖNELİK BASKI ARTTI”
Katılımcılara seslenen Özel, 3 ay evvel de tekrar tıpkı salonda bir konuşma yaptığını ve ortadan sadece kısa bir mühlet geçmiş olmasına rağmen Türkiye’de halk iradesine ve CHP’ye yönelik baskının yeni bir boyuta evrildiğini tabir etti.
AB’YE SİTEM ETTİ
Özel, konuşmasında, Erdoğan’ın Avrupa Birliği’nde gerekli baskıyı görmediğini söyledi.
Özel, “Erdoğan, Avrupa Birliği’nden, Avrupa Birliği’ne üye ülkelerden hissetmesi gereken basıncın yüzde 10’unu bile hissettiğini söylesem yanlış olur. Erdoğan, şu an Türkiye’nin sahibi üzere davranmakta.” ifadelerini kullandı.
“DEMOKRASİ AĞIR BİR AKIN ALTINDA”
Şu anda Türkiye’de demokrasi ve adaletin ağır bir taarruz altında olduğunu söz eden Özel, “Parti önderleri, siyasetçiler, belediye liderleri, iş insanları, STK temsilcileri, gazeteciler ve öğrenciler hakkında hukuksuz yargı süreci işletilmekte ve istisna olması gereken tutukluluk önlemi bir genel kurala dönüştürülmekte.” dedi.
“PARTİMİZE YÖNELİK ATAKLAR YENİ BOYUTA EVRİLDİ”
Özgür Özel, Brüksel’de yaptığı şikayetlerde şunları söyledi:
Ülkemizde demokrasiye, halk iradesine ve partimize yönelik ataklar yesyeni bir boyuta evrildi. Demokratlar ortasındaki dayanışmaya çok değer veriyoruz. Türkiye’deki otoriterlik arttı, artmaya devam ediyor. Bölgemizde ise yeni çatışmalar patlamaya başladı. Demokrasi ve adalet ağır bir saldırı altında. Parti başkanları, siyasetçiler, belediye liderleri, gazeteciler, öğrenciler hakkında hukuksuz yargı süreçleri işletilmekte ve istisna olması gereken tutukluluk önlemi genel bir kanı olmaya başladı.
“CUMHURBAŞKANI ADAYIMIZIN ÜNİVERSİTE DİPLOMASİ İPTAL EDİLDİ”
Cumhurbaşkanı adayımız Ekrem İmamoğlu, Cumhurbaşkanlığının ilan edildiği gün tutuklanmış ve Silivri Cezaevi’ne konulmuştur. Kendisi ile birlikte belediye liderlerimiz da cezaevindedir. 18 Mart’ta Cumhurbaşkanı adayımız İmamoğlu’nun üniversite diploması 31 yıl sonra iptal edilmiştir. 19 Mart’ta diploma iptalinin sonraki günü gözaltına alınmış ve sonra tutuklanıp cezaevine konulmuştur. Biz bu süreci ’19 Mart’ darbesi olarak nitelendirdik.
“ERDOĞAN YÜZDE 10’UNU BİLE HİSSETMİYOR”
Her hafta sonu bir büyükşehirde en büyük protesto mitinglerini gerçekleştiriyoruz. Bu süreçte PES’in Başkanı ve yöneticileri Türkiye’ye gelerek ya da uzaktan verdikleri dayanağa müteşekkiriz lakin Erdoğan’ın milletlerarası toplumda AB ülkelerinden hissetmesi gereken basıncın yüzde 10’unu bile hissettiğini tabir etsem yanlış olur. Erdoğan şu an Türkiye’nin sahibi üzere davranmakta, Avrupa’nın güvenlik korkularını kendince yönetmekte ve Türkiye’de yüzde 51 ile seçildiği durumda son yapılan anketlerde yüzde 30’un altına düşmüştür.
BASKILARI ARTIRIN ÇAĞRISI
Maalesef Avrupa’daki ülkeler, yöneticiler Erdoğan’ı alternatifsiz gördükleri ve bunu ona da hissettirdikleri için bu onu iç siyasette elverişle kullanmaya ve Erdoğan’dan diğer dünyanın bir seçeneği yok izlenimini kullanmaya devam etmektedir. İçinde bulunduğumuz konjonktürde hepimizin güvenlik tasası içinde olması kadar olağan bir şey yoktur fakat burada çok hassas bir nokta var. Güvenlik tasalarını sağcılar kadar lisana getirir, onlarla birlikte körükler bunu ana gündem hususu yaparsak onların bizi çekmek istediği çukura düşmüş oluruz.
“İKTİDAR DEĞİŞİMİ YALNIZCA BİR TAKVİM MESELESİDİR”
İçinde bulunduğumuz konjonktürde güvenlik telaşlarını sağcılar kadar dillendirirsek sağ güçlenir, otoriterler güçlenir. Biz kendi ülkelerimizde otoriter rejimleri, çok sağı güçlendirerek değil, Avrupa’nın güvenliğini daima birlikte hayata geçirmeliyiz. İktidar değişimi Türkiye için yalnızca bir takvim problemidir. Türkiye ve Avrupa demokrasilerinin geleceği birbiriyle bağlıdır. Avrupa Türkiye’yi asla itmemeli yanına çekmelidir. Halkımızın yüzü Avrupa’ya dönüktür. Gençlerimizin ve insanlarımızın vize sorunu kesinlikle çözülmelidir. Biz Avrupa Birliği’ne tam üyeliği savunan partiyiz. İktidara geldikten sonra Kopenhag kriterlerini süratlice hayata geçireceğiz.
News
