Karadeniz yollarında ‘şev’ alarmı: Uzmanlar uyardı
Doğu Karadeniz Bölgesi'nde bilhassa dağlık ve dik yamaçlardan geçen karayolları, artan heyelan riski nedeniyle ulaşım güvenliğini tehdit ediyor.
Bölgenin doğal yapısıyla birleşen ağır yağış, toprak doygunluğu ve yol genişletme çalışmaları, karayolu şevlerini zayıflatarak taş düşmeleri ve heyelan olaylarını beraberinde getiriyor.
UZMANLAR UYARIYOR
Uzmanlar, bilhassa Gümüşhane, Trabzon, Rize ve Artvin güzergâhlarında sık sık yaşanan toprak kaymalarının, geçmişte dar olan yolların genişletilmesiyle birlikte oluşan dik şevlerden kaynaklandığını belirtiyor.
"ÇÖZÜM BULMAYA ÇALIŞIYORUZ"
Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Heyelan Uygulama Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Arzu Fırat Ersoy, Doğu Karadeniz Bölgesi'nde bilhassa karayolu şevlerinin artık yorulmuş durumda olduğunu belirterek, "KTÜ Heyelan Uygulama Araştırma Merkezi olarak bunu bölgemizde bulunan kamu kurumları ile ortaklaşa çözmeye çalışıyoruz. Kamu kurumlarıyla ortak projeler geliştirerek karayolu şevlerinde kaya düşme olaylarına tahlil bulmaya çalışıyoruz." dedi.
"KARAYOLU ŞEVLERİNDEKİ KAYA KÜTLELERİ ARTIK YORULDULAR"
40-50 yıl öncesine kadar dar olan karayollarının genişletildiğini kaydeden Ersoy, şöyle devam etti:
23 Nisan tarihinde Torul-Kürtün karayolunda bir taş düşme hadisesi yaşandı. Karayolu ulaşıma kapandı. Bununda sonucunda taş düşmeleri baraj gölüne kadar ulaştı. 40-50 yıl öncesine kadar daha dar olan karayolları genişletilerek kentleri birbirine bağlayan yollara dönüştü. Ancak bu karayolu şevlerindeki kaya kütleleri artık yoruldular. Kaya kütleleri kendileri artık kaya düşme olaylarını meydana getirmeye başladı. Bunlar için bizim projelerimiz var. Bu projeleri kamu kurumlarıyla hayata geçirmek için hazırız. Kendileri ile bu bilgileri paylaştık. Karayolları Bölge Müdürlüğü ile ortak projelerimiz sonucunda Torul-Kürtün karayolunda düzgünleştirme çalışmalarına başladık. Birebir halde Hopa-Artvin karayolundaki kaya şevlerini düzgünleştirme çalışmalarına başladık.