Büyükçekmece’de engelli çocuğa şiddet: 2 kişi gözaltına alındı

Büyükçekmece'de yer alan özel bir bakım merkezinde kalan 7 yaşındaki Bahar B.'ye yönelik şiddet anları, merkezde çalışan başka bir kişi tarafından kaydedilerek sosyal medyada paylaşıldı. Görüntülerin hızla yayılması üzerine küçük kızın annesi N.B., karakola giderek bakım merkezi çalışanları hakkında şikayette bulundu. İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nden yapılan açıklamada, N.B.'nin, boşanma sürecinde olduğu, kardeşiyle birlikte yaşadığı, maddi imkansızlıklar nedeniyle evi ve geliri olmadığı için kızını bakım merkezine yerleştirdiği ifade edildi. Ayrıca, küçük Bahar’ın evde hem kendisine hem de eşyalarına zarar verdiği için merkeze yerleştirildiği bilgisi paylaşıldı. Annenin videoyu izleyip şikayette bulunmasının ardından, olaya karışan şüphelilerin tespit edilip yakalanması için çalışmalar başlatıldığı belirtildi.

İŞTEN AYRILINCA GÖRÜNTÜLERİ SOSYAL MEDYADA PAYLAŞTI

Yapılan incelemelerde, bakım merkezindeki şiddet görüntülerinin 15 Eylül tarihinde çalışan F.B. tarafından kaydedildiği tespit edildi. F.B.'nin, iş yerindeki diğer çalışanlarla yaşadığı tartışmanın ardından merkezden ayrıldığı ve sonrasında görüntülerin sosyal medyada yayıldığı belirlendi.

İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nden yapılan açıklamada, videoda görülen kişilerin B.Y. isimli bakım personeli ile G.B.T. isimli sağlık görevlisi olduğu ifade edildi. Araştırmalar sonucunda, F.B.'nin 15 Eylül’de tartışma sonrası işten ayrıldığı, B.Y. ve G.B.T.'nin ise görüntülerin yayılmasından kısa bir süre sonra, 23 Eylül tarihinde kurum tarafından işten çıkarıldığı ortaya çıktı.

ADLİ KONTROL ŞARTIYLA SERBEST BIRAKILDILAR

Şüpheliler, 25 Eylül'de gözaltına alındı. B.Y. ve G.B.T. hakkında "Güveni Kötüye Kullanma, Kötü Muamele ve Kasten Yaralama" suçlarından yürütülen soruşturmanın ardından adli kontrol şartı getirildiği, kurum yetkilileri ve diğer çalışanlar hakkında da soruşturma başlatıldığı ve dosyalarının savcılığa gönderilmek üzere serbest bırakıldığı açıklandı.

BAKANLIKTAN AÇIKLAMA: TAKİPÇİSİYİZ

Konuyla ilgili Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada,

Bazı basın yayın organlarında İstanbul'daki özel bir bakım merkezinde engelli bir bireye yönelik kötü muamele görüntülerinin yer alması üzerine aşağıdaki açıklamanın yapılması gerekli görülmüştür. İstanbul’da özel bir bakımevinde meydana gelen olayın ardından İl Müdürlüğümüze bağlı ekipler ivedilikle bakım merkezinde incelemelerde bulunmuştur. Görüntülerde yer alan 2 personelin iş akdi özel bakım merkezi tarafından feshedilmiştir. Bakanlığımız tarafından olayın gerçekleştiği özel bakım merkezine detaylı inceleme için müfettiş görevlendirilmiş ve söz konusu şahıslarla ilgili olarak Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulmuştur. Bakanlık olarak sözkonusu olayda ihmali olan şahısların en ağır cezayı alması için hukuki sürecin yakın takipçisi olacağız.

ifadeleri kullanıldı.

ÖZEL BAKIM MERKEZİ AVUKATI: KURUMUN KUSURU OLMADIĞI AÇIKTIR

Konuyla ilgili özel bakım merkezi avukatı Beytullah Duymaz,

dedi.

'KENDİSİNE ZARAR VERMEMESİ İÇİN SABİTLEME YAPILIRKEN...'

Avukat Duymaz açıklamasında,

Eğer ki bu konuda bazı yayın kuruluşları tarafından yeterli ve gerekli inceleme yapılmış olsaydı; retarde ve engelli bireylerin sinir krizi geçirdiği anda neler yapabileceğini, kendilerini duvardan duvara vurmak gibi kendilerine ve çevresindeki diğer insanlara nasıl zarar verme eyleminde bulundukları bilgisine sahip olurlardı. Dolasıyla buna istinaden; başı sonu araştırılmadan belirsiz bir yayının yapılmasının gerçekleri çarpıtarak; kamu vicdanını asılsız sızlatacağını algılayabilirlerdi. Ayrıca bu gerçek dışı yayınları yapan kuruluşlar ve bu yayınların yapılmasına vesile olan şahıslar hakkında Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunularak yasal yollara başvurulduğunu bildirmek isteriz. Bahsi geçen hadisenin akıbetini beklenmeden, ilgili tahkikat sonuçlanmadan bu şekilde yayın yapılması basın-yayın hürriyetini ve KVKK hükümleri gereğini ihlal etmekten başka birşey değildir. Bazı yayın kuruluşlarınca yayını yapılan 19 saniyelik bir videoda; bakım personeli B.Y. ve sağlık personeli G. B. T. tarafından kriz atağında kendisine zarar vermemesi için sabitleme yapılırken engelli birey Bahar B.’ye çalışanların sert müdahalede bulunduğu izlenimi oluşturulmaya çalışılmıştır

cümlelerini de kullandı.

'MÜFETTİŞ İNCELEMESİ DEVAM ETMEKTEDİR'

Duymaz açıklamasının devamında,

Konuyla ilgili Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü ivedilikle bilgilendirilmiş, ilgili personellerin savunmaları alınarak; kurumumuzla durumları değerlendirilmiş ve tüm ilgililer hakkında Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunulmuştur. Bu görüntüleri çektiği tarafımıza bildirilen ve kurumumuzda yalnızca 1 hafta çalışıp işten ayrılan F.B. isimli personel hakkında da yaşanan olayı sorumlu müdüre bildirmediği ve bu olayların yaşanmasına sebebiyet vermesine istinaden yasal yollara başvurulduğu kamuoyuna duyurulur. Bakanlık tarafından yapılan basın açıklamasında da belirtildiği üzere halen kurumumuzda müfettiş incelemesi devam etmektedir. Bu yayını yapan kuruluşlara aynı engelli çocuğumuzun kriz anında neler yapabileceğini, kendisine nasıl zararlar verebildiğini anlayabilmeleri açısından yasal yollarla kurumumuzca çekilmiş kayıtlarımızın bulunduğu ve bu kayıtların incelendikten sonra gerekli açıklamayı ve bu konudaki vicdan muhasebelerini yapmalarını salık veririz

ifadelerini de kullandı.

ENGELLİ BİREY AÇLIKTAN ÖLDÜ İDDİASI

Geçtiğimiz yıl Ocak ayında aynı bakım merkezinde destek alan 17 yaşındaki H.T.'nin, sosyal medyada yapılan bazı paylaşımlarda açlıktan öldüğü iddia edilmişti. Özel bakım merkezi avukatı Beytullah Duymaz bu konuyla ilgili de açıklama yaparak şunları söylemişti:

Engelli birey H.T. bundan 1 yıl 9 ay önce, 25.01.2023 tarihinde vefat etmiştir. Kurumumuzda toplam 25 gün kalmıştır. Bu süreçte aileye bilgi verilerek tedavisi için defaatle hastaneye götürülmüştür. Engelli birey kuruma geldiğinde belirtilen yaralarının olduğu, ailenin ikrar ve imzasıyla kuruma kabul belgesinde mevcuttur. Kişinin vefatıyla ilgili Adli Tıp raporunda iddiaların aksine açık bir şekilde vefat sebebini yazmaktadır. Karşı tarafın avukatının kamuoyunu yanıltıcı beyanlarının aksine hiçbir yerde açlık nedeniyle vefat ettiğine dair belge ve ibare yoktur.