Ordu’da 40 yıldır besicilik yaparak ailesinin geçimini sağlıyor

AA

Gülseren Türker, 1984'te evlendikten sonra besicilikle uğraşan eşine, hayvanların otlatılması, sağılması ve bakımı gibi zorlu işlerde destek vermeye başladı. Zamanla bu mesleğin her detayını öğrenen Türker, hayatını adeta bu işe adadı.

Yılın yarısını, 2 bin metre yükseklikteki Soğanözü Obası'nda geçiren Türker, üç yıl önce eşini kaybetmesine rağmen, iki oğlunun desteğiyle işleri aksatmadan yürütmeye devam etti.

Obadaki günlerinin artık sonuna yaklaşan Türker, soğuyan havayla birlikte evine dönmeye hazırlanırken, 40 yıldır her yıl mayısın ortasında obaya geldiklerini belirtti.

HAYVANCILIĞIN BİR GÜNÜ

Hava durumuna bağlı olarak ekim sonu ya da kasım başında Altınordu’daki evlerine döndüklerini dile getiren Türker, bu süre zarfında 93 büyükbaş hayvanın yaylalarda otladığını söyledi.

"HAYVANCILIK SAYESİNDE PEK ÇOK ŞEYE SAHİP OLDUK"

Türker, kızı evlenene kadar ona hayvan bakımı konusunda büyük destek verdiğini, ancak üç çocuğunun da işlerin yoğunluğu nedeniyle çocukluklarını oyun oynayarak değil, çalışarak geçirdiklerini anlattı.

İşine olan bağlılığını dile getiren Türker, şunları ekledi:

Bu işin en güzel yanı, kimseye muhtaç olmadan kendi emeğinle para kazanabilmek. Hayvanları da seviyorum, bu yüzden işimi sevmeden yapmam imkânsız olurdu. Zor, evet, yıpratıcı, ama yine de seviyorum. 6 ay boyunca burada, dağ başında kalmak herkese göre bir iş değil. Bugünün kadınları bu yaylaya gelir, ama bir gün bile durmaz. Çocuklar da yaylaya uğramaz oldular, ama benim üç çocuğum burada büyüdü. Hep birlikte el ele verip bu işi yıllarca sürdürdük.

Her işin altından kalkmaya çalıştığını belirten Türker, 'Süt ve peynir satarak evin geçimini sağlıyorum. Hayvancılık sayesinde pek çok şeye sahip olabildik, kimseye muhtaç olmadık,' diyerek sözlerini tamamladı.

Benzer Videolar